Fulya Atacan kimdir? Akademik yaşamı, Ortadoğu çalışmaları ve vefatına dair tüm detaylar

Türkiye’de sosyal bilimler alanında özellikle Ortadoğu siyaseti üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Prof. Dr. Fulya Atacan, 9 Temmuz 2025 tarihinde, İngiltere’de kanser tedavisi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Akademik üretkenliği kadar, ifade özgürlüğü ve barış temelli duruşuyla da öne çıkan Atacan, 2016 yılında yayımlanan "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisine imza atan akademisyenlerden biriydi.

Akademik kariyeri ve uzmanlık alanı

Prof. Dr. Fulya Atacan, uzun yıllar Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yaptı. Özellikle Ortadoğu’da siyasal İslam, devlet-toplum ilişkileri ve sosyal hareketler konularında yaptığı araştırmalarla Türkiye’de ve uluslararası alanda saygınlık kazandı. Akademik yaklaşımı, hem saha çalışmasına dayalı hem de eleştirel kuramla beslenmişti.

2016 yılında kamuoyunda geniş yankı uyandıran "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisine imza atmasının ardından, 2017 yılında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile üniversiteden ihraç edildi. Bu süreç, Türkiye’de akademik özgürlükler ve ifade hakkı konularında ciddi bir tartışmanın da fitilini ateşlemişti.

Nereli olduğu ve kişisel yaşamı

Fulya Atacan’ın doğum yeri ve tarihiyle ilgili açık kaynaklarda net bir bilgi bulunmuyor. Ancak kariyerinin büyük bölümünü İstanbul merkezli bir kurumda sürdürmüş olması, onun İstanbul ile güçlü bir bağa sahip olduğunu gösteriyor. Özel yaşamını kamuoyundan uzak tutan Atacan’ın, akademik kimliğini ön planda tutmayı tercih ettiği görülüyor.

Vefat nedeni: Uzun süren hastalık mücadelesi

Fulya Atacan, yaklaşık bir yıldır İngiltere’de kanser tedavisi görmekteydi. Uzun süren bu tedavi süreci sonunda, 9 Temmuz 2025 günü yaşamını yitirdi. Ölüm nedeni, ailesi ve yakın çevresi tarafından kanser hastalığı olarak açıklandı.

Bilimsel ve toplumsal mirası

Atacan, yalnızca bir akademisyen değil, aynı zamanda Türkiye’de ifade özgürlüğü, eleştirel düşünce ve insan hakları mücadelesinin simge isimlerinden biri haline gelmişti. Yaptığı çalışmalarla Ortadoğu’daki otoriter rejimler, İslamcı hareketler ve demokratik dönüşümler gibi karmaşık başlıkları anlaşılır kılarken, aynı zamanda genç akademisyenler için ilham verici bir rol model oldu.

Hayatının kilometre taşları