Toplumda yaygın olan “erken kalkan yol alır” anlayışı, bilim dünyasında yeniden sorgulanmaya başladı.
Uzmanların ve bilim insanlarının yaptığı son değerlendirmeler, özellikle sabah 6’dan önce uyanmanın sanıldığı kadar masum olmayabileceğini gösteriyor.
Araştırmalar, biyolojik ritme aykırı şekilde erken kalkmanın yalnızca günlük performansı düşürmekle kalmadığını, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırladığını ortaya koyuyor.
BİLİM İNSANLARI SABAH 6’DAN ÖNCESİNE DİKKAT ÇEKİYOR
Bilim insanlarına göre insan vücudu gece boyunca farklı uyku evrelerinden geçiyor ve bu evrelerin tamamlanması sağlıklı bir uyanıklık için büyük önem taşıyor. Özellikle sabah 03.00 ile 05.00 saatleri arasında vücudun hâlâ derin uyku evresinde olduğu belirtiliyor.
Bu zaman diliminde zorla uyanmak, kalp ve beynin ani bir yükle karşı karşıya kalmasına neden olabiliyor. Uzmanlar, biyolojik saate aykırı erken uyanmanın stres hormonlarını artırdığını, vücudun henüz güne hazır olmadan zorlandığını ifade ediyor.
Bu durumun kısa sürede yorgunluk hissi yarattığı, uzun vadede ise ciddi sağlık risklerini beraberinde getirdiği vurgulanıyor.
KALP VE BEYİN İÇİN EN HASSAS SAATLER
Araştırmalara göre şafak vaktinde vücut sıcaklığı, kan basıncı ve kalp atış hızı günün en düşük seviyelerinde bulunuyor.
Kan dolaşımının yavaşladığı bu saatlerde ani şekilde ayağa kalkmak, kalbin daha fazla zorlanmasına yol açabiliyor. Uzmanlar, bu durumun kalp iskemisi riskini artırabileceğine dikkat çekiyor.
Yapılan bilimsel çalışmalar, sabahın çok erken saatlerinde uyanmanın kalp krizi ve beyin damar tıkanıklığı gibi hayati risklerle ilişkilendirildiğini ortaya koyuyor. Özellikle kalp-damar hastalığı riski taşıyan bireylerde bu tehlikenin daha da arttığı belirtiliyor.
BİYOLOJİK SAATLE UYUM BOZULUYOR
Genç bireylerde erken saatlerde uyanmanın biyolojik ritmi olumsuz etkilediği ifade ediliyor.
Uzmanlara göre bu durum, uykusuzluk ve düzensiz uyku alışkanlıklarını tetikleyebiliyor.
Kısa vadede baş ağrısı, baş dönmesi, konsantrasyon bozukluğu ve dikkat dağınıklığı gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor.Uzun süre devam eden erken uyanma alışkanlığının ise metabolizma üzerinde olumsuz etkiler yarattığı, obezite riskini artırdığı ve mide-bağırsak sorunlarına yol açabileceği belirtiliyor.
Ayrıca kalp hastalıklarıyla olan bağlantısının da göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulanıyor.
YAŞLILAR İÇİN RİSK DAHA DA YÜKSEK
Erken kalkmanın yalnızca gençler için değil, yaşlı bireyler açısından da risk taşıdığı ifade ediliyor. İleri yaşlarda vücudun ani pozisyon değişikliklerine uyum sağlamakta zorlandığına dikkat çeken uzmanlar, bunun tansiyon dalgalanmalarına ve baş dönmesine yol açabileceğini belirtiyor.Bu durumun düşme riskini artırdığı, kalp ritim bozuklukları ve ani tansiyon düşüşleri gibi sorunlara zemin hazırladığı aktarılıyor. Özellikle kronik rahatsızlığı bulunan yaşlı bireylerin sabah erken saatlerde ani hareketlerden kaçınması gerektiği ifade ediliyor.
