Kimi “doğal ve katkısız” diyerek inekten sağar sağmaz içiyor, kimi ise çiğ sütten vazgeçemiyor... Ancak uzmanlar uyarıyor: çiğ süt sanıldığı gibi masum değil, hatta ciddi sağlık sorunlarına davetiye çıkarıyor!
Özellikle son dönemde doğal yaşam trendinin etkisiyle kaynatılmamış süt tüketimi yaygınlaştı. “Tazeyken içmek daha faydalı” inancına dayanan bu alışkanlık, ne yazık ki brusella, salmonella, tüberküloz ve E. coli gibi ölümcül bakterilerle tanışma riskini artırıyor.
“Sağlıklı” Sandığınız Süt Hasta Edebilir!
Enfeksiyon hastalıkları uzmanları, çiğ sütün mutlaka en az 5–10 dakika boyunca kaynatılması gerektiğinin altını çiziyor. Zira süt, sağım sırasında sadece hayvandan değil, bulunduğu ortamdan da birçok zararlı mikroorganizmayı içine çekiyor.
Özellikle risk grubundaki kişiler — çocuklar, hamileler, yaşlılar ve kronik hastalığı olanlar — çiğ süt içtiğinde çok daha ağır sonuçlarla karşılaşabiliyor.
Uzman görüşü şöyle:
“Kaynatılmamış süt, iyi bir protein ve kalsiyum kaynağı olabilir ama bakteri ve parazit riski çok yüksek. Sağlıklı bir vücut bile bu mikroplarla baş edemeyebilir.”
“Organik” Tuzağına Düşmeyin!
Pastörize ya da UHT sütler, yüksek ısıda işlenerek bu riskleri ortadan kaldırıyor. Ancak çiğ süt meraklıları çoğu zaman "doğal olan en iyisidir" mantığıyla hareket ediyor. Oysa uzmanlar bu konuda oldukça net:
Doğal olması, zararsız olduğu anlamına gelmez!
Ne Yapmalı?
Çiğ süt mutlaka kaynatılmalı
Kaynağı bilinmeyen süt asla içilmemeli
Pastörize ya da UHT sütler tercih edilmeli
Süt tüketiminde hijyen ve ısı kontrolü göz ardı edilmemeli
